Chikungunya: Nedir ve nasıl ortaya çıkar? "Kıvranan hastalık".

Chikungunya, özellikle Aedes cinsi sivrisinekler tarafından insanlara bulaştırılan , ateş ve şiddetli ağrı ile karakterize viral bir hastalıktır .

Istituto Superiore di Sanità'nın (Ulusal Sağlık Enstitüsü) belirttiği gibi, bilinen ilk salgın 1952'de Tanzanya'da tanımlanmış olsa da, muhtemelen aynı viral etkene atfedilebilecek şekilde 1779'da Endonezya'da da bir salgın daha kaydedilmiştir. Şu anda enfeksiyon Asya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtalarında 60'tan fazla ülkede tespit edilmiştir .

İtalya'da 2007 ve 2017 yıllarında Aedes albopictus sivrisineğinin (kaplan sivrisineği olarak da bilinir) neden olduğu chikungunya hastalığının yerel yayılım salgınları yaşandı.

12 güne kadar süren bir kuluçka döneminden sonra (ortalama 3-7 gün), ateş ve eklem ağrısı aniden ortaya çıkar ve hastaların hareketini kısıtlar (bu nedenle Swahili dilinde "kıvrılan" veya "bükülen" anlamına gelen chikungunya adı verilmiştir ). Bu nedenle hastalar tamamen hareketsiz kalma ve ağrı kesici pozisyonlar alma eğilimindedir. Diğer semptomlar arasında kas ağrısı, baş ağrısı, yorgunluk ve cilt döküntüsü bulunur. Eklem ağrısı genellikle güçten düşürücüdür, tipik olarak birkaç gün sürer, ancak uzayabilir. Çoğu durumda hastalar tamamen iyileşir; ancak bazı durumlarda eklem ağrısı aylarca hatta yıllarca sürebilir. Enfekte bireylerdeki semptomlar genellikle hafiftir ve enfeksiyon, özellikle dang hummasının bulunduğu bölgelerde fark edilmeyebilir veya yanlış yorumlanabilir. Göz, nörolojik, kardiyak ve gastrointestinal komplikasyonlar zaman zaman bildirilmiştir. Ciddi komplikasyonlar nadiren görülür, ancak hastalık yaşlılarda ölüme katkıda bulunan bir neden olabilir.

Chikungunya virüsü enfeksiyonu, Aedes cinsi dişi sivrisineklerin ( Aedes aegypti ve Aedes albopictus (kaplan sivrisineği)) ısırmasıyla bulaşır . Hastalıktan sorumlu virüs, alfavirüs cinsi Togaviridae ailesine aittir.

Tanının doğrulanması, Ulusal Arbovirüs Planı'nda (PNA) belirtildiği gibi , kan örneklerinde virüsün veya spesifik antikorların tespit edilmesiyle sağlanır. PNA, chikungunya da dahil olmak üzere sivrisinek kaynaklı hastalıkların teşhis ve tedavisine yönelik strateji ve prosedürlere rehberlik eder. Arbovirüsler için Ulusal Referans Laboratuvarı, İtalya Ulusal Sağlık Enstitüsü'nün (ISS) Bulaşıcı Hastalıklar Bölümü bünyesinde yer almaktadır.

Spesifik bir antiviral tedavi yoktur ve tedavi öncelikle semptomları hafifletmeye odaklanır . Şu anda Avrupa'da Chikungunya virüsü enfeksiyonuna karşı lisanslı bir aşı bulunmamaktadır. Yakın zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nde bir aşı onaylanmıştır.

Hastalığın önlenmesi öncelikle sivrisinek ısırıklarını önlemek veya en aza indirmekle ilgilidir . Aşağıdaki genel önlemleri izlemek faydalıdır: Pencerelere sivrisinek teli takın ve en azından zaman geçirdiğiniz odalarda klimayı açın; Vücudunuzun açıkta kalan kısımlarını bırakmayan açık renkli giysiler giyin (uzun kollu gömlekler, uzun pantolonlar vb.), çünkü koyu renkler sivrisinekleri çeker; Terin etkinliğini azalttığını aklınızda tutarak vücudunuzun açıkta kalan kısımlarına kovucu uygulayın . Hamile kadınlar ve çocuklar bu ürünleri kullanmadan önce doktorlarına veya eczacılarına danışmalı, ancak kullanımı önerilmeyen 3 aylıktan küçük bebeklere özellikle dikkat edilmelidir. Ayrıca, bu hastalığı bulaştıran vektörler olan bazı sivrisineklerin gün içinde aktif olduğunu unutmamak önemlidir. Özellikle sıcak yaz günlerinde, sabah ve öğleden sonra geç saatlerde, gün batımına kadar en aktiflerdir. Aedes sivrisinekleriyle bulaşan salgın riskini azaltmak için en etkili yol, hastalığın vektörü olarak hareket eden sivrisineğin sistematik ve sürekli kontrolüdür. Sivrisinekler, yerleşim yerlerinde çok az miktarda durgun su sayesinde bile etkili bir şekilde çoğalabildikleri için, vektör aktivitesinin olduğu dönemlerde (örneğin, saksı altlıklarında, bahçelerdeki açık kaplarda) tüm durgun suyun sistematik olarak ortadan kaldırılması ve Aedes popülasyonunun azaltılmasını hedefleyen periyodik ilaçlama kampanyalarının kolaylaştırılması gerekmektedir.